Dünya müellifi Alaattin Aktaş, yazısında şunları belirtti:
“Tüketici fiyatlarının 2022’deki yıllık tepesi muhtemelen görüldü. Ekim ayındaki yüzde 3.54’lük artışla birlikte yıllık oran yüzde 85.51 seviyesinde oluştu. Kasım ayı artışı yüzde 3.51’in altında kalırsa yıllık oranda o daima söyleye geldiğimiz gerileme başlayacak. Yok şayet kasım ayı oranı yüzde 3.51’in üstüne çıkarsa yıllık oran artmaya devam edecek ve tepe kasımda görülmüş olacak, gerilemenin başlangıcı aralık ayına kalacak.
Geçen yıl eylüle kadar kendi yağımızla kavruluyor; Batı ile büyük bir enflasyon farkı yaşıyorsak da en azından kendi içimizde bir istikrarda gidiyorduk.
Tabloda bir yıl öncesini görüyorsunuz; sarı ile işaretlenen ekim ayını… Bir de bu yılın ekimine bakın, nereden nereye gelmişiz…
Faiz yüzde 16’dan yüzde 10.50’ye inmiş üzere fakat aslında birinci adım eylülde atılmıştı. Yani faizi yüzde 19’dan yüzde 10.50’ye indirmiş durumdayız. “Meyvesini” de yiyoruz! Tatsız, hatta zehirli meyvesini!
Geçen yıl ekimde yüzde 20 olan TÜİK’in tüketici enflasyonu geldi yüzde 86’ya…
İTO’nun yüzde 21 olan enflasyonu yüzde 109’a…
Yİ-ÜFE yüzde 46’dan yüzde 158’e…
Dolar 9 liradan 19 liraya…
Tatsız ya da ağızda kekremsi bir tat bırakan değil, adeta zehirleyen meyveler bunlar!
Aydan aya daima zehirlendik.
Gerekçe?
Çarklar dönsün; üretim, istihdam, büyüme durmasın.
Çarklar düzgün makus döndü dönmeye de ya bunun maliyeti?”
Yazının tamamı için